TASARLAYANLAR:
Dilara Çetinkaya, Melek Karlankuş, Sena Dursunoğlu, Seray Toylan, Tuğçe Akgün (TOFD)
GİRİŞ:
Oyunlar, çocuklarda zekâ ve yetenek gelişiminde önemli bir şekilde rol oynayan, aynı zamanda da onların iyi vakit geçirmelerini sağlayan eğlenceli aktivitelerdir. Oyun alanları ise çocukların bir arada olabildikleri önemli buluşma mekânlarıdır. Oyun bütün çocukların hakkıdır, bu nedenle oyun alanları her çocuk için eşit değerde erişilebilir olacak biçimde tasarlanmalıdır. Engelli ya da engelsiz tüm çocukların bir arada oyun oynayabilmeleri gelişimleri açısından önemlidir. Bu önem doğrultusunda oyun alanlarının her çocuk için erişilebilir olarak tasarlanmasında evrensel tasarım ilkeleri önemli bir araçtır. Bu çalışma kapsamında İstanbul Sanatkârlar Parkı’nda ‘Birlikte Engelsiz Oyun’ başlığı ile kapsayıcı bir oyun alanı tasarımı yapılması amaçlanmış ve STK tasarım ortağı ile birlikte çalışılmıştır.
Çalışmada çocuk oyun alanları ve oyuncakların tasarımında evrensel tasarım ilkeleri dikkate alınmıştır. Bu amaçla öncelikle arazi yapısı analiz edilmiş, gözlemler yapılmış, konu ile ilgili yazılı kaynaklardaki standartlar incelenmiş ve STK tasarım ortağı ile görüşmeler yapılmıştır. Çocukların birlikte oyun oynayabilmelerine imkân sağlayan hiçbir kısıtlamaya neden olmayacak mekânların tasarlanması ayrımcılığın önlenmesinde en önemli adımdır. Herkes için düşünülen oyun alanlarındaki ana hedef yüksek oyun, hareket ve iletişim değeri olan açık alanların tasarlanmasıdır.
TASARIM KRİTERLERİ:
Çocukların gelişim evrelerine göre eğlenme, dinlenme ve temel eğitim gereksinimleri değişmektedir. Bu nedenle çocuk oyun alanlarının planlanmasında yaş faktörüne dikkat edilir. Buna ek olarak çocuk oyun alanlarının farklı yaş gruplarının bir arada bulunabilecekleri hem serbest hem de kurallı oyunları beraber oynayabilecekleri büyüklüğe sahip, doğal malzemelerle donatılmış olmaları gerekir.
Yasa ve yönetmeliklere göre kişi başına yaklaşık 2.1 m2 çocuk oyun alanının önerildiği görülmektedir. Ayrıca oyun alanlarının yerleşim bölgelerine, konut ve okullara yakınlığı, etki alanları, ulaşılabilirliği, içinde bulunduğu iklim koşulları, çevresindeki trafik güvenliği ve çevredeki yeşil alanlarla ilişkilendirilebilmesi oldukça önem taşımaktadır. Oyun alanları planlanırken tüm yıl boyunca kullanılabilir nitelikte olması tercih edilir. Bu nedenle yaz güneşinin ve kış rüzgârlarının etkileri dikkate alınmalıdır. Çalışma alanı bu kriterler bağlamında analiz edilerek oyun alanı arazi içerisinde bu analiz sonuçlarına göre konumlandırılmıştır.
Çalışma alanı olan İstanbul Sanatkârlar Parkı, İstanbul’da konumu itibari ile denize hâkim bir yerdedir. Meclisi Mebusan Caddesi üzerinde, tepelik bir alanda kurulmuştur. Park içerisinde belirlenen çalışma alanı yeni yapılan sosyal tesisin yanında, Tophane-i Amire müzesinin yakınında, çocuk oyun alanı ihtiyacının olduğu bir bölgede yer almaktadır. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fındıklı yerleşkesine yakın olması nedeni ile önemli bir konuma sahiptir.
Tasarımın ilk aşamasında planlama ve evrensel tasarım kriterlerine göre çocuk oyun alanı ve ekipmanları irdelenmiş ve kavramsal çerçeve oluşturulmuştur. İkinci aşamada alanın çevre ile bağlantısı irdelenerek mekânsal analiz yapılmıştır. Bu doğrultuda mahalle parkı ölçeğinde doğa ile bütünleşik kapsayıcı çocuk oyun alanı tasarım önerisi geliştirilmiştir. Son olarak bilgisayar destekli tasarım araçları vasıtasıyla alanın plan ve perspektif görünüşleri hazırlanmıştır. Çalışma süresince STK tasarım ortağından destek alınmıştır.
“BİRLİKTE ENGELSİZ OYUN”:
“Birlikte Engelsiz Oyun” tasarım çalışmasında hedef; yüksek oyun, hareket ve iletişim değeri olan açık alanlarının düzenlenmesidir. Bu hedefin bünyesinde yer alan bütünleştirici bir unsur da ayrımcı olmayan tasarımlardır. Engelli insanları kapsayan tasarım çalışmalarının aynı zamanda herkese faydalı ve olumlu katkılar sağlayacağını söylemek mümkündür. Bu nedenle evrensel tasarım ilkeleri doğrultusunda düzenlenen, ayrımcı olmayan oyun mekânlarının tasarımı engelli çocukların diğer aile bireyleri, arkadaşları ve diğer refakatçi kişiler ile birlikte oynamalarını desteklemektedir. Bu kapsamda yapılan çalışmada çocukların görme, duyma, dokunma ve koklama gibi duyularının gelişimi için ‘oyun tünelleri’ tasarlanmıştır. Görme duyusu için renkli çiçekli bitkiler, duyma duyusu için ses çıkaran oyuncaklar, sesli levhalar, koklama duyusu için lavanta ve yasemin gibi aromatik kokulu bitkiler, dokunma duyusu için de ağaç dokuları, hayvan figürleri içeren kabartmalar düşünülmüştür. Ayrıca kumla oynanabilecek bir alan tasarlanarak tüm çocukların enerjilerini boşaltabilmeleri açısından pozitif yönde katkı sağlanmıştır. Alanda mevsim geçişlerini hissettiren bitki tasarımları ve bilgilendirici tanıtım levhaları ve odak noktalarında yönlendirme amacıyla su sesi, rüzgâr çanı, vb. uyaranlar kullanılmıştır. Yapılan bu çalışma ile çocukların beyin gelişimini ve yaratıcıklarını destekleyen kapsayıcı bir çocuk oyun alanı tasarlanması amaçlanmıştır.