TASARLAYANLAR:
Yaren Yoluk, Harun Türkcan, Tuğçe Akgün (TOFD)
GİRİŞ:
Kamusal alanlar kentte herkesin erişimine ve kullanımına uygun olarak düzenlenmeli; özellikle kıyı erişimi dezavantajlı grupların / tekerlekli sandalye kullanıcılarının güvenli olarak kullanması ve erişebilmesi açısından uygun standartlarla tasarlanmalıdır. Bu çalışma kapsamında kamusal hayata katılım başlığı altında Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği ile çalışılmış ve STK tasarım ortağı ile birlikte kentteki kamusal alanlarda yer alan sorun ve potansiyeller belirlenmiştir. Belirlenen sorun ve potansiyeller sentez çalışmasıyla birlikte kamusal hayata katılım başlığı altında kıyı alanlarının kullanımı ele alınarak “Kıyı Tasarım Rehberi’’ oluşturulmuştur. Söz konusu rehber, Perşembe Pazarı kıyı alanı üzerinden model olarak geliştirilmiştir.
Proje başlangıcında STK tasarım ortağı ile birlikte olası çalışma konuları değerlendirilmiştir. Kamusal alanlarda 'Kıyı Tasarım Rehberi'nin oluşturulması ve bunu örnek bir alanda gösterilmesi konusunda ortak bir karara varılarak, Perşembe Pazarı kıyı alanı üzerinde alanın ilgili rehber kriterleri çerçevesinde modellenmesinin sağlanması fikri 'farkındalık' çalışmalarıyla ilişkilendirilmiştir. İstanbul’un merkezinde yer alan Perşembe Pazarı kıyı alanı bulunduğu konum, kentsel peyzaj değeri ve tüm kentlilerin erişimine ve kamusal kullanımına uygun olması gereken kentsel mekân kimliği açısından tercih edilmiştir. İlkelere yönelik tasarım müdahalelerini daha anlaşılır kılmak için modellemeye başlamadan önce yapılan literatür çalışması ile kıyı tasarımına dair temel notlar çıkarılmıştır. Referanslar farklı kaynaklarda ortaklaşan kavramlar üzerinden belirlenmiş, tasarım rehberinde ilkeler kıyı kullanımında kullanıcı beklentileri göz önünde bulundurularak şekillendirilmiştir.
Kıyı Tasarım Rehberi İlkeleri:
- Erişilebilirlik: Kamusal mekânlar, kentteki etkileşimin ve sirkülasyonun yoğun olduğu alanlar olarak nitelendirilebilir. Herkes tarafından eşit ve adil şekilde kullanılmasının sağlanması, sosyal etkileşimin gerçekleşmesine olanak sağlayacaktır. Kamusal mekânlar, kentsel yaşamın en önemli unsurlarından biri olarak herkesin erişimine ve kullanımına uygun şekilde tasarlanmalıdır. Çevre sokak bağlantıları, toplu taşıma, yaya geçitleri, açık alanlara ulaşılabilirlik erişilebilirliği etkileyen unsurlardır. Erişime uygun olarak tasarlanan alanlar kullanıcılar tarafından yoğun olarak kullanılan alanlardır. Özellikle engelli bireylerin kamusal mekânlara ulaşımının sağlanması, rahat bir şekilde alanı kullanabilmesi, erişilebilirlik kavramıyla doğrudan bağlantılıdır. Bu ilke doğrultusunda kamusal mekândaki yaya yolları, rampalar, korkuluklar, merdivenler, peyzaj, kent mobilyaları, dinlenme alanları her kullanıcının kullanımına uygun şekilde tasarlanmalıdır. Böylece bütüncül bir tasarım anlayışı yaklaşımıyla daha yaşanabilir çevreler oluşturulmasına katkı sağlanacaktır.
- Çeşitlilik: Kaliteli bir kamusal mekânın en önemli göstergelerinden biri çeşitliliğe sahip olmasıdır. Farklı kullanıcılar için farklı aktivite ve kullanım süresi, mekânın kullanımındaki esneklik gibi faktörler olarak ele alınabilecek çeşitlilik kavramı ile kamusal mekânın kalitesini arttırmak ve alanda herkesin kullanımına uygun, farklı kişilere hitap edebilecek karma kullanım alanları oluşturmak mümkündür. Aynı zamanda karma kullanım alanları birbiriyle ilişkilendirilerek mekânın canlanmasına katkı sağlanabilir.
- Farkındalık: Kamusal mekânlar herkesin kullanımına açık alanlardır. Tüm kullanıcıların kullanımına uygun tasarımlar gerçekleştirerek aynı zamanda dezavantajlı kullanıcıların mekânları kullanımını kolaylaştıracak tasarımlar, sadece kamusal mekânlarda değil tüm kentsel yaşamda dezavantajlı gruplar hakkında farkındalık yaratılması hususunda önemli bir rol üstlenecektir.
- Karakter: Kamusal mekânı biçimlendiren en önemli faktörlerden biri olan karakter, kamusal mekân kullanıcıları açısından ilgi çekici alanları nitelemektedir. Boyut, ölçek, tarihsel hafıza, tipoloji gibi faktörler kamusal mekânın karakterini oluşturan öğeler olarak sıralanabilir. Tasarıma başlarken öncelikle bölgenin dokusu, ölçeği, kültürel değerleri, kullanıcı kitlesi göz önünde bulundurularak tasarlanmalıdır.
- Bağlantı: Kamusal alanların kalitesini belirleyen en önemli kriterlerden biri de bağlantı ilkesidir. Kamusal alanlarda bağlantı ilkesi erişilebilirlik ilkesi ile dolaylı yoldan ilişkilendirilebilir. Çevresel bağlantıları güçlü olan kamusal mekânlar, kullanıcı kitlesi açısından da çeşitlenir.
- Kamusallık: Kentliler, kamusal alanda, kentsel mekândaki karşılaşmalar ile sosyal ilişkilerini geliştirirler. Bu nedenle kamusallık ilkesi doğrultusunda, bireylerin özgürce hareket edebildikleri mekân tasarımının gerçekleştirilmesi hedeflenmelidir.
- Uyarlanabilirlik: Tasarım ve uygulama sürecine dâhil edilen bu ilke doğrultusunda tasarlanan alanların değişen ihtiyaçları gözetmesi ve söz konusu doğrultuda geliştirilebilir olması kadar başka alanlar içinde uyarlanabilir standartlar içermesi önem arz etmektedir. Bağlama uygunluk ilkesi doğrultusunda kamusal mekânlar tasarlanırken öncelikle bölgenin dokusu, ölçeği, kültürel değerleri, kullanıcı kitlesi göz önünde bulundurularak ele alınmalıdır.
Projenin çıkış noktası, engelli bireylerin kıyı alanlarını engelsiz şekilde kullanabilmesini sağlarken aynı zamanda tüm kullanıcıların konforlu bir mekânsal deneyimi yaşamalarıdır. Bu çıkış noktası doğrultusunda örnek alan olarak ele alınan Perşembe Pazarı örneğinde engellerin bireyler üzerinde değil mekânsal düzenlemeler üzerinde var olduğu gösterilmiştir. Kamusal hayata katılım konusunda zorluk çeken bireyler kendi engelleri nedeniyle değil kamusal mekânların tasarımlarından kaynaklanan dezavantajlar nedeniyle erişilebilirlik konusunda sıkıntı yaşamaktadır. Önerilen projede bu olumsuz durum giderilmeye çalışılmıştır.